Pankreas Hakkında Genel Bilgiler
Pankreas hakkında genel bilgiler özetle şunlardır: Pankreas, midenin arkasında yer alan, hem yiyecekleri sindirmek için enzimler hem de kan şekerini dengelemek için insülin gibi hayati hormonlar üreten süngerimsi bir organdır. Çalışmaması durumunda şeker hastalığı ve ciddi sindirim sorunları ortaya çıkar. Bu organda iltihap (pankreatit), yağlanma, kist ve kanser gibi önemli hastalıklar gelişebilir. Vücudumuzun bu sessiz ama kritik öneme sahip organını daha yakından tanımak, sağlığını korumak ve olası hastalık belirtilerini anlamak için ilk adımdır. Bu yazıda, pankreasla ilgili en temel ve en çok merak edilen soruları yanıtlayacağız.
Tedavi İçin Bizi Ara & WhatsApp: +90 530 917 30 30
Pankreasın Görevi Nedir ve Vücutta Nerede Bulunur?
Pankreas, karın boşluğunun en derin ve en merkezi noktalarından birinde, midenin hemen arkasında ve ana omurganın önünde konumlanmış, yaklaşık 15 cm uzunluğunda bir organdır. Bu gizli konumu nedeniyle “sessiz organ” olarak da bilinir. Pankreasın iki temel ve birbirinden tamamen farklı görevi vardır. Bu çift fonksiyonlu yapısı, onu vücudumuz için vazgeçilmez kılar.
Birincil görevi dış salgı (ekzokrin) fonksiyonudur. Bu görevde, yediğimiz karbonhidratları, proteinleri ve yağları parçalamak için gerekli olan güçlü sindirim enzimlerini üretir. Bu enzimler bir kanal aracılığıyla ince bağırsağa boşaltılır. İkinci ve bir o kadar hayati görevi ise iç salgı (endokrin) fonksiyonudur. Bu görevde ise, kan şekerini düzenleyen insülin ve glukagon gibi hormonları üreterek doğrudan kana salgılar. Kısacası pankreas, hem sindirim sistemimizin bir parçası hem de hormonal sistemimizin bir komuta merkezidir.
Pankreas tam olarak midenin neresindedir?
Pankreas, midenin hemen arkasında, ona yaslanmış bir şekilde bulunur. Daha teknik bir ifadeyle, karnın üst kısmında, göbek deliğinin yaklaşık 5-10 cm yukarısında ve vücudun orta hattında, en arkada, omurganın önünde yer alır. Bu derin konumu, standart bir karın muayenesinde elle hissedilmesini imkansız kılar.
Pankreas Çalışmazsa Ne Olur? (Pankreas Yetmezliği)
Pankreasın görevlerini yeterince yerine getirememesi durumuna pankreas yetmezliği denir. Bu durum, organın hem dış hem de iç salgı fonksiyonlarının bozulmasıyla ortaya çıkar ve hayat kalitesini ciddi şekilde etkiler.
Pankreasın sindirim enzimi üretme kapasitesi bozulduğunda (ekzokrin yetmezlik), yiyecekler, özellikle de yağlar, düzgün bir şekilde sindirilemez. Bu durum, kronik ishale, şişkinliğe, gaza ve en önemlisi, yağların dışkıyla atıldığı, kötü kokulu ve yağlı bir dışkılama türü olan “steatore”ye neden olur. Hasta yemek yese bile besinleri ememediği için ciddi kilo kaybı ve vitamin eksiklikleri yaşar.
Pankreasın hormon üretme kapasitesi bozulduğunda (endokrin yetmezlik), özellikle insülin üretimi durur. Bu durum, kan şekerinin kontrolsüz bir şekilde yükselmesine, yani şeker hastalığına (Tip 3c Diyabet) yol açar. Bu tip şeker hastalığının kontrolü, kan şekerinde ani düşüşler ve yükselişler yaşanabildiği için genellikle daha zordur.
Pankreas yetmezliğinin en sık belirtileri nelerdir?
Pankreas yetmezliğinin en tipik belirtileri; yiyeceklerle tetiklenen kronik ishal, yağlı ve kötü kokulu dışkılama (steatore), yemek yemenize rağmen devam eden istemsiz kilo kaybı ve kan şekeri seviyelerinde kontrolsüz dalgalanmalardır.
Pankreas Yağlanması Nedir ve Neden Önemlidir?
Pankreas yağlanması, karaciğer yağlanmasına benzer şekilde, pankreas dokusunda aşırı miktarda yağ birikmesidir. Bu durum, genellikle obezite, metabolik sendrom ve Tip 2 şeker hastalığı gibi durumlarla birlikte görülür.
Geçmişte masum olduğu düşünülen pankreas yağlanmasının, günümüzde önemli bir sağlık sorunu olduğu anlaşılmıştır. Pankreas dokusunda biriken yağ, organda kronik bir iltihaplanma sürecini tetikleyebilir. Bu durum, akut pankreatit atakları için bir risk faktörü oluşturur. Daha da önemlisi, uzun vadede devam eden bu kronik iltihap ve doku değişikliğinin, pankreas kanseri gelişimi için de bir risk oluşturabileceğine dair artan bilimsel kanıtlar bulunmaktadır. Bu nedenle, genellikle başka bir nedenle yapılan görüntülemelerde tesadüfen saptanan pankreas yağlanması, bir uyarı işareti olarak kabul edilmeli ve altta yatan nedenler (kilo, şeker hastalığı vb.) mutlaka tedavi edilmelidir.
Pankreas yağlanması geri döndürülebilir mi?
Evet. Pankreas yağlanmasının en önemli nedeni kilo fazlalığı olduğu için, diyet, egzersiz veya obezite cerrahisi gibi yöntemlerle başarılı ve kalıcı kilo kaybı sağlanması, pankreas dokusundaki yağlanmayı önemli ölçüde azaltabilir veya tamamen geri döndürebilir.
Pankreas Tümörleri Nelerdir?
Pankreasta, organın farklı hücre tiplerinden kaynaklanan iyi huylu (benign) veya kötü huylu (malign/kanser) kitleler, yani tümörler gelişebilir.
Pankreas tümörleri temel olarak iki ana gruba ayrılır: kistik tümörler (içi sıvı dolu) ve solid tümörler (katı). Kistik tümörlerin büyük bir kısmı iyi huyludur ancak IPMN gibi bazı tipleri kanser öncüsü olabilir ve yakın takip veya cerrahi gerektirebilir. Solid tümörler ise genellikle daha endişe vericidir. Bunların en sık ve en tehlikeli olanı, pankreas kanallarını döşeyen hücrelerden kaynaklanan pankreatik duktal adenokarsinom, yani bildiğimiz adıyla pankreas kanseridir. Ayrıca, pankreasın hormon üreten hücrelerinden kaynaklanan ve genellikle daha yavaş seyirli olan nöroendokrin tümörler (PNET’ler) de görülebilir.
Her pankreas tümörü kanser midir?
Hayır. Pankreasta saptanan her kitle veya tümör kanser demek değildir. Seröz kistadenom gibi tamamen iyi huylu olan ve tedavi gerektirmeyen kistler oldukça yaygındır. Ancak her türlü kitle, iyi huylu mu yoksa kötü huylu mu olduğunun kesin olarak belirlenmesi için mutlaka bu alanda uzman bir hekim tarafından değerlendirilmelidir.
Neden Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe?
Pankreas, hastalıkları hem tanısal hem de tedavi açısından en karmaşık organlardan biridir. Pankreas kanseri, kronik pankreatit komplikasyonları veya kanser riski taşıyan kistler gibi durumların cerrahi tedavisi, genel cerrahinin en ileri düzey uzmanlık alanını oluşturur. Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe, 25 yılı aşkın tecrübesiyle, pankreasın bu zorlu hastalıklarının cerrahi tedavisinde Türkiye’nin en deneyimli hekimlerinden biridir.
Tedavi İçin Bizi Ara & WhatsApp: +90 530 917 30 30
Pankreas hastalıkları için hangi doktora gidilir?
Pankreas hastalıklarının tanı ve medikal tedavisi için bir Gastroenteroloji uzmanına başvurulur. Ancak, bir tümör şüphesi, kanser riski taşıyan bir kist veya cerrahi gerektiren bir komplikasyon varlığında, mutlaka pankreas cerrahisi konusunda özel olarak uzmanlaşmış bir Genel Cerrahi uzmanının görüşü alınmalıdır.
Pankreas Hakkında Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
1. Pankreas olmadan yaşanır mı?
Evet. Pankreasın tamamının alındığı (total pankreatektomi) ameliyatlar sonrası, pankreasın fonksiyonları dışarıdan verilen insülin enjeksiyonları ve sindirim enzimi ilaçları ile yerine konularak yaşamak mümkündür.
2. Pankreas sağlığı için en zararlı şey nedir?
Bilimsel olarak kanıtlanmış en zararlı iki şey sigara ve aşırı alkol tüketimidir. Sigara doğrudan kanser riskini artırırken, alkol kronik pankreatite yol açarak dolaylı yoldan kanser riskini yükseltir.
3. Safra kesesi ve pankreas arasında bir ilişki var mı?
Evet, çok yakın bir ilişki vardır. Safra kesesindeki küçük taşlar ana safra kanalına düşerek pankreas kanalının ağzını tıkayabilir ve bu durum, akut pankreatitin en sık nedenidir.
4. Pankreas kendini yenileyebilir mi?
Pankreasın kendini yenileme (rejenerasyon) kapasitesi karaciğere kıyasla oldukça sınırlıdır. Özellikle kronik pankreatit gibi durumlarda oluşan hasar genellikle kalıcıdır.
5. Pankreas ağrısı nasıl anlaşılır?
Pankreas ağrısı tipik olarak karnın üst orta kısmında başlar, kuşak gibi sırta vurur. Sürekli ve kemirici bir ağrıdır. Sırtüstü yatınca artar, öne eğilince hafifler.
6. Pankreas kanseri için bir tarama testi var mı?
Genel nüfus için rutin bir tarama testi yoktur. Tarama, sadece ailesinde çok güçlü kanser öyküsü olan veya belirli genetik mutasyonları taşıyan çok yüksek riskli bireyler için özel programlar dahilinde yapılır.
7. Her pankreas kisti ameliyat gerektirir mi?
Hayır. Kistlerin çoğu küçüktür ve iyi huylu özellikler taşır. Bu kistler genellikle belirli aralıklarla görüntüleme yöntemleri ile takip edilir. Sadece büyüyen, şüpheli özellikler gösteren veya kanser riski taşıyan kistler için ameliyat önerilir.
8. Şeker hastalığı pankreasın bozulduğunun bir işareti midir?
Tip 2 şeker hastalığı genellikle pankreasın aşırı yorulması ve insülin direnci ile ilişkilidir. Ancak ileri yaşta, kilo kaybı ile birlikte aniden ortaya çıkan şeker hastalığı, pankreas kanserinin bir belirtisi olabilir ve araştırılmalıdır.
9. Pankreas ultrasonu her şeyi gösterir mi?
Hayır. Standart karın ultrasonu, pankreasın derin konumu ve bağırsak gazları nedeniyle organı tam olarak değerlendirmede genellikle yetersiz kalır. Pankreası detaylı incelemek için en iyi yöntemler tomografi (BT) ve MR’dır.
10. Pankreas sağlığı için ne yapmalıyım?
Sigara ve alkolden uzak durun, sağlıklı kilonuzu koruyun, işlenmiş gıdalardan ve aşırı yağdan fakir, sebze ve liften zengin bir diyet benimseyin ve düzenli egzersiz yapın.
Yasal Uyarı
Bu web sitesinde sunulan bilgiler, yalnızca genel bilgilendirme ve farkındalık yaratma amacı taşımaktadır. Hiçbir şekilde kişisel bir tıbbi tavsiye veya teşhis-tedavi rehberi olarak yorumlanmamalıdır. Sağlığınızla ilgili herhangi bir şikayetiniz veya sorununuz varsa, kesin teşhis ve size özel tedavi planı için lütfen zaman kaybetmeden uzman bir hekime başvurunuz.
Uzman Değerlendirmesi İçin İletişime Geçin
Pankreas, hastalıkları hem tanısal hem de tedavi açısından en karmaşık organlardan biridir. Bu organla ilgili yaşadığınız bir sorun veya şüphe durumunda, en doğru bilgiyi ve yol haritasını, bu alanda özel olarak uzmanlaşmış bir hekimden almanız hayati önem taşır.
Tedavi İçin Bizi Ara & WhatsApp: +90 530 917 30 30
Randevu almak için ne yapmalıyım?
Kliniğimize web sitemizde yer alan telefon numaralarından, WhatsApp hattımızdan veya online randevu formunu doldurarak kolayca ulaşabilirsiniz. Asistanlarımız, en kısa sürede size geri dönüş yaparak randevunuzu planlayacaktır.
Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe Hakkında
Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe, 25 yılı aşkın cerrahi tecrübesi, ulusal ve uluslararası alanda yayınlanmış 100’den fazla akademik makalesi ve 3000’i aşkın başarılı ameliyat geçmişiyle, onkolojik ve sindirim sistemi cerrahisi alanında Türkiye’nin önde gelen isimlerindendir. Özellikle pankreas, karaciğer, mide, bağırsak ve safra kanserleri gibi en zorlu vakaların cerrahi tedavisindeki uzmanlığıyla tanınmaktadır.
Dikkat: Bu web sitesindeki içerikler tamamen bilgilendirme amaçlıdır. Teşhis ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz. Kişisel durumunuz hakkında detaylı bir değerlendirme için bizimle iletişime geçebilirsiniz.