Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe ile şimdi ücretsiz iletişime geçin!

Ücretsiz İletişim

Nöroendokrin Tümör (NET) Öldürür mü? Yaşam Süresi ve Tedavi Süreci

16/09/2025

Nöroendokrin Tümör (NET) Öldürür mü? Yaşam Süresi ve Tedavi Süreci

“Nöroendokrin tümör (NET) öldürür mü?” Bu soru, bu nadir görülen tümör tanısını alan hastaların ve yakınlarının zihnindeki en temel ve en endişe verici sorudur. Bu sorunun tek ve net bir cevabı yoktur; çünkü “nöroendokrin tümör” tek bir hastalık değil, davranışları birbirinden çok farklı olabilen geniş bir tümör ailesidir. Bu sorunun cevabı, tamamen tümörün tipine, derecesine (grade), evresine, köken aldığı organa ve hastanın genel sağlık durumuna göre değişir. Bazı nöroendokrin tümörler (NET’ler) o kadar yavaş büyür ki, “iyi huylu” olarak kabul edilir ve hastalar on yıllarca normal bir yaşam sürebilir. Bazıları ise daha hızlı büyüyen ve yayılan, daha agresif karakterli kanserler gibi davranabilir.

Genel Cerrahi ve Cerrahi Onkoloji alanında 25 yılı aşkın tecrübesiyle Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe olarak, uzmanlık alanımız olan sindirim sistemi (mide, bağırsak, pankreas) kaynaklı nöroendokrin tümörlerin tanı ve cerrahi tedavi sürecini yönetmekteyiz. Hastalığınızın seyrini ve size en uygun tedavi seçeneklerini anlamak için, bu alanda uzmanlaşmış bir ekiple görüşmeniz hayati önem taşır. Bu karmaşık süreci anlamlandırmak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Tedavi İçin Bizi Ara & WhatsApp: +90 530 917 30 30

Nöroendokrin Tümör (NET) Öldürür mü? Yaşam Süresi ve Tedavi Süreci Ne

Nöroendokrin Tümör (NET) Nedir? Kanser midir?

Nöroendokrin tümörler, hem sinir sistemi hücrelerinin (nöro) hem de hormon üreten endokrin sistem hücrelerinin (endokrin) özelliklerini taşıyan özel hücrelerden kaynaklanır. Bu hücreler vücudun her yerinde bulunur, ancak en sık sindirim sisteminde (mide, bağırsak, pankreas), akciğerlerde ve tiroid bezinde görülürler. Bu hücreleri, vücudun hem telgraf (sinirsel sinyal) hem de mektup (hormonal sinyal) sistemini kullanabilen özel habercileri gibi düşünebiliriz.

NET’ler Kanser Olarak Kabul Edilir mi?

Bu, önemli bir sorudur. Güncel tıbbi yaklaşımda, tüm nöroendokrin tümörler (yeni adıyla Nöroendokrin Neoplazmlar – NEN), kötü huylu (malign) potansiyele sahip olarak kabul edilir. Bu, en yavaş büyüyeninin bile zamanla büyüme ve yayılma (metastaz) riski taşıdığı anlamına gelir. Ancak bu “kanser” tanımı, klasik kanser türlerinden (akciğer, kolon adenokarsinomu vb.) çok farklıdır. NET’lerin büyük bir çoğunluğu, özellikle iyi diferansiye (normal hücrelere çok benzeyen) olanlar, yıllar süren yavaş bir seyir gösterir. Bu nedenle, onlara “habis potansiyelli yavaş ilerleyen tümörler” demek daha doğru bir yaklaşım olabilir.

Hastalığınızın tam adını ve potansiyel seyrini anlamak, tedavi sürecindeki en önemli adımdır. Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe ve Karatepe Klinik olarak, bu süreci size en anlaşılır şekilde açıklamak ve yol haritanızı çizmek için buradayız.

Tedavi İçin Bizi Ara & WhatsApp: +90 530 917 30 30

Prognozu Belirleyen En Önemli Faktörler: Grade ve Evre

“Nöroendokrin tümör öldürür mü?” sorusunun cevabı, büyük ölçüde patoloji raporunuzda yazan iki temel bilgiye bağlıdır: Tümörün derecesi (Grade) ve evresi.

1. Tümörün Derecesi (Grade): Hücrelerin Davranışı

Bu, belki de en önemli faktördür. Patolog, biyopsi örneğindeki hücrelerin ne kadar hızlı bölündüğünü (mitotik indeks) ve Ki-67 adı verilen bir çoğalma belirtecini ölçerek tümöre bir “derece” verir. Bu, tümörün ne kadar agresif veya sakin olduğunu gösterir.

  • Grade 1 (G1 – Düşük Dereceli): Hücreler çok yavaş bölünür (Ki-67 <%3). Bu tümörler “iyi diferansiye”dir, yani normal hücrelere çok benzerler. Genellikle çok yavaş seyrederler ve en iyi prognoza (hastalık seyri beklentisi) sahiptirler.
  • Grade 2 (G2 – Orta Dereceli): Hücreler orta hızda bölünür (Ki-67 %3-20). Bu tümörler de “iyi diferansiye”dir ancak G1’e göre biraz daha hızlı büyüme potansiyelleri vardır. Prognozları hala oldukça iyidir.
  • Grade 3 (G3 – Yüksek Dereceli): Bu kategori kendi içinde ikiye ayrılır.
    • NET G3: Hücreler hızlı bölünür (Ki-67 >%20) ancak hala “iyi diferansiye” kabul edilirler. G2’den daha agresiftirler.
    • Nöroendokrin Karsinom (NEC): Hücreler çok hızlı bölünür ve “kötü diferansiye”dir, yani normal hücrelere hiç benzemezler. Bunlar, klasik agresif kanserler gibi davranır ve en ciddi prognoza sahiptirler.

2. Tümörün Evresi: Hastalığın Yayılımı

Bu, tümörün başlangıç noktasından ne kadar uzağa yayıldığını ifade eder.

  • Lokalize (Erken Evre): Tümör sadece kaynaklandığı organın içindedir.
  • Lokal İleri: Tümör, kaynaklandığı organın dışına taşmış ve yakındaki lenf bezlerine veya dokulara yayılmıştır.
  • Metastatik (İleri Evre): Tümör, karaciğer, kemik gibi uzak organlara yayılmıştır. Nöroendokrin tümörler en sık karaciğere metastaz yapar.

Bu iki faktörün (Grade ve Evre) birleşimi, doktorunuzun size hastalığın olası seyri ve yaşam beklentisi hakkında en doğru bilgiyi vermesini sağlar. Bu teknik detayları anlamak zor olabilir; bu nedenle Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe gibi bu alanda tecrübeli bir cerrahla görüşmeniz, durumu netleştirmenize yardımcı olacaktır.

Nöroendokrin Tümörlerde Yaşam Süresi ve Beklentiler

Yukarıdaki bilgiler ışığında, yaşam süresi beklentisi kişiden kişiye çok büyük farklılıklar gösterir. Kesin bir yıl vermek yerine, genel beklentileri anlamak daha doğrudur.

  • Düşük dereceli (G1), erken evrede yakalanmış ve cerrahi ile tamamen çıkarılmış bir nöroendokrin tümöre sahip hastalar, genellikle on yıllarca normal veya normale yakın bir yaşam sürebilirler. Bu grup, hastalığın en iyi seyrettiği gruptur.
  • Orta dereceli (G2) tümörlerde veya karaciğer gibi tek bir organa sınırlı yayılım yapmış hastalarda dahi, günümüzdeki modern tedavilerle (cerrahi, ilaçlar, nükleer tıp tedavileri) hastalık yıllarca kontrol altında tutulabilir ve kaliteli bir yaşam sürdürülebilir.
  • Yüksek dereceli (G3 NEC) veya yaygın metastazları olan hastalarda ise prognoz daha ciddidir. Bu durumda tedavi, klasik kanser tedavilerine benzer şekilde, hastalığın ilerlemesini yavaşlatmaya ve semptomları kontrol altına alarak yaşam kalitesini artırmaya odaklanır.

Unutmayın ki bu bilgiler genel beklentilerdir ve her hasta biriciktir. Tedaviye verilen yanıt, yeni geliştirilen ilaçlar ve hastanın motivasyonu, bu beklentileri olumlu yönde değiştirebilir. Bu süreçte size en doğru ve kişiselleştirilmiş bilgiyi, sizi takip eden onkoloji ekibi verecektir.

Tedavi İçin Bizi Ara & WhatsApp: +90 530 917 30 30

Nöroendokrin Tümör Tedavi Yöntemleri

Nöroendokrin tümörlerin tedavisinde, hastalığın grade’ine, evresine ve yerleşimine göre birçok farklı seçenek bulunmaktadır. Tedavi genellikle multidisipliner bir ekip tarafından (cerrah, medikal onkolog, nükleer tıp uzmanı, radyolog, patolog) yönetilir.

  • Cerrahi Tedavi: Özellikle erken evre (lokalize) tümörlerde altın standart ve tek potansiyel iyileştirici tedavi yöntemidir. Amaç, tümörün geride hiç kalıntı bırakmayacak şekilde temiz bir sınırla çıkarılmasıdır. Karaciğere metastaz yapmış seçili hastalarda bile, hem ana tümörün hem de karaciğerdeki metastazların cerrahi olarak çıkarılması, sağkalım üzerinde çok olumlu bir etki yaratabilir.
  • Medikal Tedaviler (İlaç Tedavileri):
    • Somatostatin Analogları: Özellikle düşük ve orta dereceli (G1/G2) NET’lerin büyümesini durdurmak ve hormon salgısına bağlı belirtileri (ishal, yüzde kızarma gibi) kontrol altına almak için kullanılır.
    • Hedefe Yönelik Tedaviler: Kanser hücrelerinin büyüme yollarını hedef alan akıllı ilaçlardır.
    • Kemoterapi: Genellikle hızlı bölünen, yüksek dereceli (G3) tümörlerin ve nöroendokrin karsinomların (NEC) tedavisinde kullanılır.
  • Nükleer Tıp Tedavileri (Lutesyum Tedavisi – PRRT): “Akıllı bomba” olarak da bilinen bu yöntemde, radyoaktif bir madde somatostatin molekülüne bağlanarak damardan verilir. Bu madde, sadece nöroendokrin tümör hücrelerini bularak onlara yapışır ve içten ışınlama yaparak onları yok eder. Özellikle yaygın metastazları olan G1/G2 hastalarda çok etkili bir tedavi seçeneğidir.

Size en uygun tedavi kombinasyonunun hangisi olduğuna, tüm bu faktörleri göz önünde bulunduran uzman bir ekip karar verecektir. Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe, özellikle cerrahi tedavi gerektiren sindirim sistemi NET’lerinde, bu multidisipliner ekibin önemli bir parçası olarak rol oynamaktadır.

Neden Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe?

Nöroendokrin tümörlerin cerrahi tedavisi, standart kanser ameliyatlarından farklı bir uzmanlık ve bakış açısı gerektirir. Bu tümörlerin yerleşimi (örneğin pankreasın derinlikleri) ve karaciğer metastazlarının yönetimi, yüksek cerrahi tecrübe gerektirir. Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe, pankreas, karaciğer ve sindirim sistemi cerrahisindeki 25 yılı aşkın deneyimiyle, bu nadir tümörlerin cerrahi tedavisinde, özellikle de karaciğer metastazlarının çıkarılması gibi karmaşık operasyonlarda, hastalarına en güncel ve güvenilir cerrahi yaklaşımları sunmaktadır.

Tedavi İçin Bizi Ara & WhatsApp: +90 530 917 30 30

Sıkça Sorulan Sorular (FAQ)

1. Nöroendokrin tümör genetik bir hastalık mıdır?

Nöroendokrin tümörlerin büyük çoğunluğu (%90’dan fazlası) sporadik, yani rastlantısal olarak ortaya çıkar. Ancak MEN-1 gibi bazı nadir genetik sendromların bir parçası olarak da ailesel olarak görülebilirler. Ailede çok sayıda NET vakası varsa, genetik danışmanlık önerilebilir.

2. Karsinoid sendrom nedir?

Bazı nöroendokrin tümörlerin (özellikle ince bağırsak kaynaklı olup karaciğere metastaz yapmış olanların) kana aşırı miktarda serotonin gibi hormonlar salgılaması sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Yüzde ve boyunda şiddetli kızarma (flushing), ishal, karın krampları ve kalp sorunları gibi belirtilere yol açar.

3. Kromogranin A (CgA) testi nedir?

Kromogranin A, nöroendokrin tümör hücreleri tarafından salgılanabilen ve kanda ölçülebilen bir proteindir. Bu tümörler için genel bir belirteç (marker) olarak kullanılır. Ancak tek başına tanı koydurmaz ve bazı mide ilacı kullananlarda veya böbrek yetmezliğinde de yükselebilir.

4. Galyum-68 PET-BT nedir ve neden çekilir?

Galyum-68 DOTATATE PET-BT, nöroendokrin tümörleri saptamak için kullanılan çok hassas bir nükleer tıp görüntüleme yöntemidir. Vücuttaki en küçük tümör odaklarını ve yayılımını, standart PET-BT’den çok daha iyi gösterir. Özellikle düşük ve orta dereceli (G1/G2) tümörlerin evrelemesinde altın standarttır.

5. Nöroendokrin tümör tanısı aldım, şimdi ne yapmalıyım?

Öncelikle sakin olmalı ve bu alanda deneyimli bir medikal onkolog ve cerrahtan oluşan bir ekibe başvurmalısınız. Patoloji raporunuzun (özellikle grade ve Ki-67 oranı) doğru yorumlanması ve Galyum-68 PET-BT gibi doğru evreleme tetkiklerinizin yapılması, tedavi yol haritanızın çizilmesindeki en önemli adımlardır.

Yasal Uyarı

Bu web sitesinde yer alan bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Hiçbir şekilde kişisel bir muayene veya teşhisin yerini tutmaz. Nöroendokrin tümör gibi karmaşık bir hastalığın teşhisi ve tedavisi için lütfen bu alanda uzmanlaşmış bir hekime ve onkoloji ekibine başvurunuz. Her hastanın durumu farklıdır ve tedavi yaklaşımları kişiye özel olarak belirlenmelidir.

Hemen İletişime Geçin

Nöroendokrin tümör tanısı aldıysanız veya bu şüpheyle ilgili endişeleriniz varsa, doğru bilgiye ulaşmak ve tedavi seçeneklerinizi öğrenmek en doğal hakkınızdır. Özellikle cerrahi tedavi seçeneğini değerlendirmek için, bu alandaki derin tecrübesiyle Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe ve uzman ekibine danışabilirsiniz. Bu süreçte size en doğru yolu göstermek için buradayız.

Tedavi İçin Bizi Ara & WhatsApp: +90 530 917 30 30

Randevu almak için ne yapmalıyım?

Bize telefon numaramızdan, WhatsApp hattımızdan veya web sitemizdeki online randevu formunu doldurarak kolayca ulaşabilirsiniz. Ekibimiz en kısa sürede size geri dönüş yapacaktır.

Yorum yapın