Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe ile şimdi ücretsiz iletişime geçin!

Ücretsiz İletişim

Klinik Obezite Cerrahi

Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe

Klinik Obezite ile Obezite Cerrahisi (Mide Küçültme Ameliyatı) Nedir?

Günümüzde obezite, sadece estetik bir sorun olmanın çok ötesinde, diyabet, hipertansiyon, kalp hastalıkları gibi birçok kronik rahatsızlığa zemin hazırlayan ciddi bir sağlık sorunudur. Diyet, egzersiz ve yaşam tarzı değişikliklerinin yeterli olmadığı durumlarda, modern tıp hastalara kalıcı ve etkili bir çözüm sunmaktadır: Obezite Cerrahisi. “Mide küçültme ameliyatı” olarak da bilinen bu prosedürler, sadece kilo vermeyi değil, aynı zamanda obeziteye bağlı yandaş hastalıklardan kurtularak yepyeni ve sağlıklı bir hayata başlamayı hedefler. Bu kapsamlı rehberde, obezite cerrahisiyle ilgili tüm merak edilenleri, kimler için uygun olduğundan en güncel yöntemlere, risklerinden ameliyat sonrası sürece kadar tüm detaylarıyla, bir cerrahın gözünden ele alacağız.

Tedavi İçin Bizi Ara & WhatsApp: +90 530 917 30 30

Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe ameliyat öncesi hazırlık yaparken

Günümüzde obezite, sadece estetik bir sorun olmanın çok ötesinde, diyabet, hipertansiyon, kalp hastalıkları gibi birçok kronik rahatsızlığa zemin hazırlayan ciddi bir sağlık sorunudur. Diyet, egzersiz ve yaşam tarzı değişikliklerinin yeterli olmadığı durumlarda, modern tıp hastalara kalıcı ve etkili bir çözüm sunmaktadır: Obezite Cerrahisi. “Mide küçültme ameliyatı” olarak da bilinen bu prosedürler, sadece kilo vermeyi değil, aynı zamanda obeziteye bağlı yandaş hastalıklardan kurtularak yepyeni ve sağlıklı bir hayata başlamayı hedefler. Bu kapsamlı rehberde, obezite cerrahisiyle ilgili tüm merak edilenleri, kimler için uygun olduğundan en güncel yöntemlere, risklerinden ameliyat sonrası sürece kadar tüm detaylarıyla, bir cerrahın gözünden ele alacağız.


Obezite Nedir ve Neden Tedavi Edilmelidir?

Obezite nedir?
Obezite, vücutta sağlığı bozacak ölçüde aşırı yağ birikmesiyle karakterize kronik bir hastalıktır. Genellikle Vücut Kitle İndeksi (VKİ) adı verilen bir hesaplama ile sınıflandırılır. VKİ’nin 30’un üzerinde olması obezite, 40’ın üzerinde olması ise morbid obezite olarak kabul edilir.

Obeziteyi sadece fazla kilolu olmak şeklinde basitleştirmek doğru değildir. Obezite, Dünya Sağlık Örgütü tarafından bir hastalık olarak kabul edilmektedir ve tedavi edilmediğinde ciddi sağlık sorunlarına yol açar. Vücuttaki aşırı yağ dokusu, sürekli bir iltihaplanma (enflamasyon) kaynağıdır ve hormon dengesini bozar. Bu durum, Tip 2 diyabet, yüksek tansiyon, kolesterol yüksekliği, karaciğer yağlanması, uyku apnesi, eklem rahatsızlıkları ve hatta bazı kanser türleri için riski belirgin şekilde artırır. Obezite tedavisi, sadece kilo vermeyi değil, bu hayati riskleri ortadan kaldırarak genel sağlık durumunu iyileştirmeyi ve yaşam süresini uzatmayı hedefler.

Tedavi İçin Bizi Ara & WhatsApp: +90 530 917 30 30

Obezite Cerrahisi Kimler İçin Uygundur?

Obezite cerrahisi kimlere yapılır?
Obezite cerrahisi, Vücut Kitle İndeksi (VKİ) 40’ın üzerinde olan veya VKİ’si 35’in üzerinde olup obeziteye bağlı ciddi yandaş hastalığı (diyabet, hipertansiyon vb.) bulunan kişilere uygulanır. Adayların daha önce diyet gibi yöntemleri denemiş ve başarısız olmuş olması gerekir.

Bir hastanın obezite ameliyatı için uygun bir aday olup olmadığına, multidisipliner bir ekibin detaylı değerlendirmesi sonucu karar verilir. Genel cerrah, endokrinolog, diyetisyen, psikiyatrist ve kardiyolog gibi uzmanlar hastayı kendi alanlarında inceler. Ameliyat için temel kriterler şunlardır:

  • Vücut Kitle İndeksi (VKİ) ≥ 40 kg/m² olmak.
  • VKİ 35-39.9 kg/m² arasında olup, Tip 2 diyabet, kontrolsüz hipertansiyon, uyku apnesi, karaciğer yağlanması gibi en az bir ciddi yandaş hastalığa sahip olmak.
  • Ameliyat öncesi en az 6 ay boyunca diyet ve egzersiz gibi yöntemleri denemiş ancak kalıcı kilo kaybı sağlayamamış olmak.
  • Ameliyat sonrası yaşam tarzı ve beslenme kurallarına uyum sağlayabilecek psikolojik yeterliliğe sahip olmak.
  • Ameliyata engel teşkil edecek aktif bir alkol veya madde bağımlılığı bulunmamak.

Tedavi İçin Bizi Ara & WhatsApp: +90 530 917 30 30

Obezite Ameliyatı Yöntemleri Nelerdir?

Günümüzde en sık ve başarıyla uygulanan birkaç farklı obezite cerrahisi yöntemi bulunmaktadır. Hangi yöntemin seçileceği, hastanın durumuna ve cerrahın değerlendirmesine göre kişiye özel olarak belirlenir.

Tüp Mide (Sleeve Gastrektomi) Ameliyatı Nedir?

Dünyada ve Türkiye’de en sık uygulanan yöntemdir. Bu ameliyatta, midenin yaklaşık %80’lik bir kısmı laparoskopik (kapalı) yöntemle çıkarılır. Geriye, muz veya ince bir tüp şeklinde bir mide bırakılır. Bu sayede hem bir seferde alınabilen gıda miktarı kısıtlanır (restriktif etki) hem de midenin açlık hormonu (Ghrelin) salgılayan bölümü çıkarıldığı için iştah belirgin şekilde azalır.

Gastrik Bypass Ameliyatı Nedir?

Bu yöntemde, midenin üst kısmında küçük bir mide poşu (yaklaşık 30-50 cc) oluşturulur ve bu yeni küçük mide, ince bağırsağın daha ileri bir bölümüne bağlanır. Bu sayede hem gıda alımı kısıtlanır hem de besinlerin emildiği bağırsak bölümünün bir kısmı atlandığı için kalori emilimi azalır (malabsorptif etki). Özellikle kontrolsüz Tip 2 diyabeti olan hastalarda metabolik düzelme üzerinde çok etkilidir.

Hangi Obezite Ameliyatı Sizin İçin Doğru?

Hangi mide küçültme ameliyatı daha iyi?
“En iyi” yöntem diye bir şey yoktur; “kişiye en uygun” yöntem vardır. Tüp mide ameliyatı daha yaygın ve teknik olarak daha basitken, gastrik bypass özellikle Tip 2 diyabet üzerinde daha güçlü bir etkiye sahiptir. Karar, cerrahınızla birlikte verilmelidir.

Bu karar, bir obezite cerrahı ile hasta arasında, tüm detaylar konuşularak verilmesi gereken en önemli karardır. Tüp mide ameliyatı, sindirim sisteminin doğal yolunu değiştirmediği için teknik olarak daha basittir ve uzun dönem vitamin/mineral eksikliği riski daha düşüktür. Gastrik bypass ise kilo verdirici ve metabolik etkileri daha güçlü bir yöntemdir ancak ömür boyu daha yakın vitamin takibi gerektirir. Cerrahınız, yeme alışkanlıklarınız, yandaş hastalıklarınız ve beklentileriniz doğrultusunda sizin için en uygun olan yöntemi önerecektir.

Tedavi İçin Bizi Ara & WhatsApp: +90 530 917 30 30

Obezite Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Obezite ameliyatı nasıl yapılır?
Günümüzde obezite ameliyatlarının %99’undan fazlası laparoskopik (kapalı) yöntemle yapılır. Karın duvarına açılan birkaç küçük delikten (0.5-1 cm) girilen kamera ve özel aletler kullanılarak, büyük bir kesi olmadan operasyon gerçekleştirilir.

Laparoskopik cerrahi, geleneksel açık cerrahiye kıyasla devrim niteliğinde avantajlar sunar. Daha küçük kesiler sayesinde ameliyat sonrası ağrı çok daha az olur, hastanede kalış süresi kısalır (genellikle 2-3 gün), enfeksiyon riski azalır ve hastalar günlük yaşamlarına çok daha hızlı dönerler. Ayrıca kozmetik sonuçlar da çok daha iyidir. Bu ameliyatlar, bu alanda ileri düzey deneyime sahip cerrahlar tarafından güvenle uygulanmaktadır.

Obezite Ameliyatı Sonrası Beslenme Nasıl Olmalı?

Ameliyat sonrası beslenme nasıl olmalı?
Ameliyat sonrası beslenme, kademeli bir geçiş süreci gerektirir. İlk birkaç hafta sıvı ve püre diyetini takiben yavaş yavaş katı gıdalara geçilir. Ömür boyu küçük porsiyonlarla, protein ağırlıklı ve sağlıklı beslenmek ve vitamin takviyeleri kullanmak esastır.

Başarılı bir obezite cerrahisinin en önemli anahtarı, ameliyat sonrası beslenme kurallarına harfiyen uymaktır. Bu bir diyet değil, yeni bir yaşam tarzıdır. Hastalar, ameliyat sonrası ilk ay sıvı-püre dönemini tamamladıktan sonra, bir diyetisyen kontrolünde katı gıdalara başlarlar. Öncelik her zaman protein kaynaklarında olmalıdır. Öğünler yavaş yenmeli ve iyi çiğnenmelidir. Şekerli, gazlı ve yüksek kalorili sıvılardan ömür boyu uzak durulmalıdır. Ayrıca, azalan gıda alımı ve/veya emilim değişiklikleri nedeniyle, hastaların ömür boyu özel multivitamin, kalsiyum, D vitamini, demir ve B12 vitamini takviyeleri kullanması zorunludur.

Tedavi İçin Bizi Ara & WhatsApp: +90 530 917 30 30

Obezite Ameliyatının Başarı Oranı Nedir?

Obezite ameliyatının başarı oranı nedir?
Obezite cerrahisinin başarı oranı oldukça yüksektir. Hastalar genellikle ilk 1-2 yıl içinde fazla kilolarının %60 ila %80’ini kaybederler. Daha da önemlisi, diyabet ve hipertansiyon gibi yandaş hastalıklarda %80’in üzerinde düzelme veya tam iyileşme sağlanır.

Başarı, sadece tartıda görülen rakamla ölçülmez. Gerçek başarı, hastanın hayat kalitesindeki artış ve yandaş hastalıklardan kurtulmasıdır. Örneğin, gastrik bypass ameliyatı sonrası Tip 2 diyabet hastalarının %80’inden fazlası ilaçlarını veya insülini tamamen bırakabilmektedir. Benzer şekilde, hipertansiyon, uyku apnesi ve kolesterol sorunlarında da çok yüksek oranlarda düzelme görülür. Bu, obezite cerrahisini sadece bir kilo verme yöntemi değil, aynı zamanda bir “metabolik cerrahi” haline getirir.

Obezite Cerrahisi Yöntemleri: Karşılaştırmalı Tablo

ÖzellikTüp Mide (Sleeve Gastrektomi)Gastrik Bypass
MekanizmaKısıtlayıcı (Hacim Küçültücü) + HormonalKısıtlayıcı + Emilim Azaltıcı + Hormonal
Fazla Kilo Kaybı (Ort.)%60 – 70%70 – 80
Diyabet Üzerine EtkisiÇok EtkiliMükemmel Etkili
Teknik KarmaşıklıkDaha BasitDaha Kompleks
Uzun Dönem TakviyeZorunluZorunlu ve Daha Kapsamlı

Obezite Cerrahisi Hakkında Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

1. Ameliyat sonrası tekrar kilo alır mıyım?

Evet. Ameliyat, bir daha asla kilo alınmayacağı anlamına gelmez. Eğer eski yeme alışkanlıklarına (özellikle yüksek kalorili sıvılar ve atıştırmalıklar) geri dönülürse ve egzersiz ihmal edilirse, zamanla bir miktar kilo geri alımı yaşanabilir. Ameliyat bir araçtır, başarı yaşam tarzı değişikliğine bağlıdır.

2. Ameliyatın riskleri nelerdir?

Deneyimli ellerde riskler düşüktür. En önemli riskler arasında ameliyat hattından sızıntı, kanama ve kan pıhtılaşması (emboli) bulunur. Bu riskler, deneyimli en iyi obezite cerrahı ve merkezi tarafından alındığında oldukça nadirdir (%1 civarı).

3. Ameliyat sonrası cildimde sarkma olur mu?

Obezite cerrahisi sonrası doğurganlık artar. Ancak vücudun kilo verme ve stabil hale gelme sürecini tamamlaması için, ameliyattan sonra en az 18 ay boyunca hamile kalınmaması önerilir.

4. Ne zaman hamile kalabilirim?

Obezite cerrahisi sonrası doğurganlık artar. Ancak vücudun kilo verme ve stabil hale gelme sürecini tamamlaması için, ameliyattan sonra en az 18 ay boyunca hamile kalınmaması önerilir.

5. Mide küçültme ameliyatları geri döndürülebilir mi?

Tüp mide ameliyatı, midenin bir kısmı kalıcı olarak çıkarıldığı için geri döndürülemez. Gastrik bypass ise teknik olarak geri döndürülebilir ancak bu çok nadiren yapılan ve riskli bir işlemdir.

6. Ameliyat sonrası vitaminleri ömür boyu mu kullanacağım?

Evet. Bu, sağlıklı kalmak için pazarlık konusu olmayan bir kuraldır. Azalan gıda alımı ve/veya emilim nedeniyle, bu vitamin ve minerallerin dışarıdan takviye edilmesi zorunludur.

7. Ameliyat ne kadar sürer?

Ameliyatın türüne ve hastanın anatomisine bağlı olarak, bir tüp mide ameliyatı genellikle 1-1.5 saat, bir gastrik bypass ise 2-3 saat sürer.

8. Obezite cerrahı seçerken nelere dikkat etmeliyim?

En iyi obezite cerrahı bu alanda özel bir tecrübeye sahip olması, yüksek vaka sayısına ulaşmış olması, multidisipliner bir ekiple (diyetisyen, psikolog vb.) çalışması ve size ameliyat sonrası uzun dönemli takip sunması en önemli kriterlerdir.

9. Ameliyat sonrası sosyal hayatım nasıl etkilenir?

İlk dönemde dışarıda yemek yemek zorlayıcı olabilir. Ancak porsiyon kontrolünü ve doğru yiyecek seçimini öğrendikten sonra sosyal hayatınız olumsuz etkilenmez. Aksine, artan özgüven ve enerji ile çok daha aktif bir sosyal yaşama kavuşabilirsiniz.

10. Bu ameliyatlar SGK kapsamında mı?

Belirli kriterleri (VKİ > 40 vb.) karşılayan hastalar için, üniversite ve devlet hastanelerinde en iyi klinik obezite cerrahisi SGK tarafından karşılanmaktadır. Özel hastanelerdeki durum ise hastanenin anlaşmasına göre değişir.


Obezite Cerrahisi: Yeni Bir Hayat İçin Güçlü Bir Adım

Obezite cerrahisi, kilo verme mücadelesinde defalarca başarısız olmuş ve sağlığı risk altına girmiş bireyler için bir son çare değil, aksine sağlıklı bir geleceğe atılan güçlü bir ilk adımdır. Bu ameliyatlar bir “sihirli değnek” değildir; başarı, hastanın kararlılığı, yaşam tarzı değişikliğine uyumu ve deneyimli bir cerrahi ekibin rehberliğinin birleşimiyle gelir. Doğru hasta seçimi ve usta bir cerrahi ile obezite, tedavi edilebilir bir hastalıktır.

Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe, 25 yılı aşkın genel cerrahi tecrübesini, ileri düzey laparoskopik ve onkolojik cerrahi yetenekleriyle birleştirerek, obezite ve metabolik cerrahi alanında da hastalarına en güncel ve güvenilir tedavi seçeneklerini sunmaktadır. Her hastayı bütüncül bir yaklaşımla değerlendirerek, sadece bir ameliyat değil, ameliyat sonrası sağlıklı bir yaşam için gerekli olan tüm desteği ve takibi sağlamayı ilke edinmiştir. Bu hayat değiştiren yolculukta, profesyonel bir ekiple yanınızdayız.

Dikkat: Bu web sitesindeki içerikler tamamen bilgilendirme amaçlıdır. Teşhis ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz. En iyi klinik obezite cerrahisine uygun olup olmadığınızın değerlendirilmesi ve size en uygun yöntemin belirlenmesi için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Tedavi İçin Bizi Ara & WhatsApp: +90 530 917 30 30

Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe’nin estetik ve obezite cerrahisi alanındaki profesyonel portresi

randevu oluştur

Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe ile hemen randevunuzu oluşturun

Tüp mide ameliyatı, mide balonu, pankreas kanseri tedavisi, karaciğer cerrahisi, mide ve bağırsak kanserleri, safra kesesi ameliyatı gibi birçok alanda, uzman cerrahi çözümlerle sağlığınıza hemen kavuşun.

Bize WhatsApp, iletişim formu ya da e-posta yoluyla ulaşarak randevunuzu kolayca oluşturabilirsiniz. Deneyimli ekibimiz, Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe ile en kısa sürede görüşmeniz için size yardımcı olacak ve tedavi sürecinizi hızla başlatacaktır.

Şimdi randevu alın, tedavinize bugünden başlayın!